Çocuğun öksürüğünü önemseyin
Çocukların en sık yaşadığı yakınmalardan biri olan öksürük, önemli bir hastalığın belirtisi olabilir.
Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, her çocuğun günde birkaç kez öksürmesinin normal olduğunu, fakat öksüren çocukların %20’sinde ise altta yatan başka bir hastalığın bulunduğunu belirtti. %9’unda alerji, %6’sında astım, %3’ünde bronşit, %2’sinde sinuzit saptandığını söyledi.
Öksürük, çocukların en sık yaşadığı yakınmalardan biridir. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı, Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, üç haftadan fazla süren öksürüğe “kronik veya inatçı öksürük” dendiğini ve mutlaka astım, geniz arkası akıntı, mide ve yemek borusu rahatsızlıkları, sigara dumanına maruziyetin araştırılması gerektiğini söyleyerek çocuklarda öksürük ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Öksürük gerçekte her gün solunumla akciğerlere alınan tozların, taneciklerin ve mikropların tekrar dışarı atılması için vücudun kullandığı bir korunma mekanizmasıdır. Her çocuğun günde bir kaç kez öksürmesi normaldir ve aileyi telaşlandırmamalıdır. Çoğu çocukta viral üst solunum yolu enfeksiyonu arkasından öksürük başlayabilir. Çocukların bir yılda 6-8 kez böyle enfeksiyonlar geçirdiği ve enfeksiyon sırasında da günde 140 kez öksürebildiği bilinmektedir. Öksüren çocukların %20’sinde altta yatan başka bir hastalık bulunmakta olup, %9’unda alerji, %6’sında astım, %3’ünde bronşit, %2’sinde sinuzit saptanmaktadır.”
Öksürük ne zaman korkutmalı?
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı, Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, çocuklardaki öksürüğün ne zaman tehlikeli olacağı ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Ana havayolunun, gırtlağın veya ses tellerinin şişmesi ile çocukta köpek havlama sesine benzer bir öksürük oluşur. Tıpta bu şişme nedeni ne olursa olsun “krup” olarak isimlendirilir. Bu şişlik larenjit gibi virus enfeksiyonları veya alerji nedeniyle oluşabilir. Çocuğun öksürüğü köpek havlama sesine benzer, şişen nefes borusundan içeri hava alma zorlaşır. Şiddetli olduğunda hayatı tehdit edebilir. Boğmaca öksürüğü ise, boğmaca enfeksiyonu veya astım sırasında görülen, nöbet halinde gelen, nefes almaya fırsat vermeyen, öksürük bitiminde uzun bir iç çekme ile soluk aldıran, bazen kusturan bir öksürüktür. Düzenli aşılama programları nedeniyle çok nadir görülen boğmacadan çok astımı düşündürmelidir.”
Öksürüğün süresi önemli!
Çocukların çoğunda öksürüğün viral üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra 10-15 gün sürdüğünü ve geçtiğini belirten Dağlı, tehlikeler ile ilgili şunları söyledi:
“Bazen çocukların nefes borusuna yabancı bir madde kaçırması ile ani boğucu bir öksürük olur, eğer bir gıda veya oyuncak parçası elindeyken, böyle bir durum olmuşsa hekime başvurulmalıdır. Kronik veya inatçı öksürük, üç haftadan fazla süren öksürüğe denir ve mutlaka astım, geniz arkası akıntı, mide ve yemek borusu rahatsızlıkları, sigara dumanına maruziyetin araştırılması gerekir.”
Psikojenik öksürük
“Kuru, tekrarlayan, inatçı, patlar tarzda, hapşırık sesini andıran ve gece kaybolan öksürüklerde psikojenik nedenler akla gelmelidir.” diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı, Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, ailenin bu öksürüğü çocuğun bilerek yaptığını asla düşünmemesi gerektiğini vurguladı:
“Nasıl ruhsal sıkıntılar mide rahatsızlıklarına neden olursa, çocuklarda okul veya aile sorunları, çözemedikleri iç çatışmalar bu tip istemsiz inatçı öksürüğe neden olabilir. Diğer öksürük yapan hastalıkların olmadığı kanıtlandıktan sonra çocuğun psikolojik durumu sorgulanmalıdır.”
Psikojenik öksürük grubuna giren Gilles de la Tourette sendromunun ise vokal (sesli) tik hastalığı olduğunu söyleyen Dağlı, 18 yaşından önce ortaya çıkan bu sinir sistemi hastalığında belirtilerin kol, bacak, yüz tikleri olabileceği gibi, boğaz temizlemek, bağırmak, inlemek veya köpek havlamasına benzeyen tarzda çok gürültülü öksürmek gibi ses tikleri de olabileceğini belirtti:
“Tourette sendromu olan çocuklar gürültülü öksürükleriyle okulda derslerin devamını bozdukları için çoğu kez sınıftan çıkarılırlar ama bu çocuklar gece tek ses çıkarmadan uyurlar. Ses tikleri obsesif- kompulsif davranış, dikkat eksikliği, hiperaktivite, öğrenme güçlüğü ile birlikte de görülebilir. Tourette sendromu olan çocuklar yanlışlıkla astım, geniz akıntısı, enfeksiyon tedavileri alabilirler.”
Prof. Dr. Elif Dağlı
Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı – Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı
Prof. Dr. Elif Dağlı, 1957 yılında İstanbul’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini TED Ankara Koleji’nde tamamladı ve birincilikle mezun oldu. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan Dağlı, aynı üniversitenin Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda uzmanlığını tamamladı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İmmünoloji Bilim Dalı’nda İmmünoloji Lisansüstü Eğitimi yaptı. 1983-1984 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Pediatri Anabilim Dalı’nda Başasistan olarak çalıştı. 1985-1987 yılları arasında ise Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Merkezi’nde Pediatri Uzmanı, 1987-1988 yıllarında ise Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi – Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda Yardımcı Doçent olarak görev yaptı.
Prof. Dr. Elif Dağlı 1987 yılında Eczacıbaşı Bilimsel Araştırma ve Teşvik Ödülü’ne layık görüldü. 1988 yılında Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Doçentlik unvanını kazandı. 1988-1990 yılları arasında, British Council Bursu ile, Londra Royal Brompton Hastanesi – Çocuk Allerji ve Solunum Birimi’nde Araştırma Görevlisi olarak çalıştı.
1990-2010 yılları arasında Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi – Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı’nın Başkanı olarak görev yaptı. 1994 yılında Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları profesör kadrosuna atandı.
1994 yılında Travel Fellowship Award British Pediatric Association ödülüne layık görüldü. Aynı yıl, Türk Toraks Derneği Çocuk Göğüs Hastalıkları Çalışma Grubu’nun Başkanı, 1996 yılında ise Avrupa Solunum Derneği Pediatrik Asamblesi Uzun Dönem Planlama Komitesi Sekreteri oldu. 1997’de Uluslararası Tüberküloz ve Akciğer Hastalıkları Savaşım Birliği Bilimsel Koordinasyon Komite Başkanı ve Tütün Önleme Seksiyonu Başkanı oldu. 1998 yılında Uluslararası Tüberküloz ve Akciğer Hastalıkları Savaşım Birliği Genel Sekreteri, 1999 yılında Dünya Sağlık Örgütü Tütünsüz Girişimi Geçici Danışmanı oldu. 2000-2001 yılları arasında Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Başkanı olarak görev yaptı.
Prof. Dr. Elif Dağlı, 2000-2010 yılları arasında Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi – Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nın Başkanı’ydı. 2003-2008 yılları arasında ise Avrupa Solunum Derneği Pediatrik Asamblesi Uzun Dönem Planlama Komitesi Başkanı, 2008 yılında ise Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Başkanı oldu. 2009 yılında Küresel Dumansız Ödülü’nü (Global Smokefree Partnership Award) kazandı. 2011 yılında ise Uluslararası Tüberküloz ve Akciğer Hastalıkları Savaşım Derneği’nde Onursal Üyeliğe layık görüldü. 2011 yılında 24 yıllık çalışma dalının Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanması ile Çocuk Göğüs Hastalıkları diploması aldı.
Prof. Dr. Elif Dağlı, şu anda serbest hekim olarak görev yapmakta ve çocuk göğüs hastalıkları konusu ile ilgili çalışmalarını sürdürmektedir.
YORUMLAR